İran Molla Rejiminin İşlediği Cinayetlere Kayıtsız Kalmayacağız!
- Kategori: Makale
- Afganistan Dayanışma Partisi tarafından yazıldı.
- Perşembe, 07 Mayıs 2020 05:36 tarihinde yayınlandı.
Vahşi İran rejimi Afgan mültecilere karşı yine korkunç ve affedilemez bir cinayet işlemiştir. İran sınır güçleri, işsizlik ve ailelerine bir lokma ekmek bulmak için İran’a gitmek isteyen 50 -57 Afgan vatandaşını, Herat Vilayeti’nin (Dehane-i Zulfikar) sınır hududunda yakalayıp önce türlü işkencelerden geçirdikten sonra üzerlerine ateş açarak onları Harirud Irmağı’nın en derin noktasında geçmelerine mecbur ediyorlar. Bu cinayet hicri 1399 senesinin 12. Saur ayında gerçekleşmiş olup 23-30 kişinin ölümüne sebep olmuş ve ölenlerin sadece 7 tanesinin cansız bedenine ulaşılabilmiştir ki bunların içinde 11 yaşındaki bir çocuk da ölenlerin arasındadır. Güçlükle kurtulan birkaç kişi “ Boğulanlar ölmemek için suyun içinde el kol sallayıp çırpınırken İran sınır güçleri kahkaha atarak gülmekteydi” diye korkunç cinayeti anlatıyorlar.
Abdulbari İran Sınır güçleri tarafından ırmağa atıldığında 19 yaşındaydı.
Bu cinayet barbar Humeyni- Hameneyi rejiminin Afgan mültecilere karşı işledikleri tek vahşet değildir. Daha önce de bu kokuşmuş rejim çaresiz Afganlara karşı gerek İran içinde gerek Afganistan içindeki kendi kuklaları vasıtasıyla birçok cinayeti pis tarihine eklemiştir. Hapis, İşkence, Hakaret, sınır dışı etme, zorla çalıştırma, Irak ve Suriye’deki çatışmalara çaresiz Afgan gençlerini yollama gibi türlü bahanelerle onları öldürmek; Şii, cihatçı ve Taliban gibi cani örgütleri silahlandırmak, Afgan toplumunu sözde aydın kuklalarıyla ırksal ve mezhepsel açıdan bölüp parçalamak İran rejiminin halkımıza karşı işlediği haince girişimlerden sadece birkaç tanesidir.
Hanif Atmar(Dışişleri Bakanı) yalanlarıyla konuyu diplomatik bir biçimde ele alacağını ve araştıracağını söylese de bu İngiliz Casusundan sadece Afgan toplumunun gözünü boyamaktan başka bir şey yapamayacağı herkesçe malumdür. Mülteciler Bakanı Said Hussain Alimi Balkhi de bu cinayete karşı sesini çıkartmadı çünkü, kendisi de İran rejimi gibi bir pislik içinde yetişmiştir öyle ki kendisinin İran rejimine çalıştığı ve İran tarafından beslendiği Wikileaks tarafından birkaç sene önce ifşa edilmiştir. Dolayısıyla yağlı rızkının kesilmemesi için azıcık bile sesini çıkartmadı. Ghafur Liwal, Afganistan’ın Tahran Büyükelçisi de 40 seneyi aşkındır işgal, radikalizm ve gerici hükümdarlardan çeken kurban yakınlarına konuyu diplomatik bir biçimde açıklığa kavuşturacağını söyleyerek yalanda bulunmuştur. Molla rejiminin Afgan mültecilere İran içerisinde yaptıkları kıyımlara sessiz kalındığı için vatandaşlarımıza karşı daha korkunç vahşet ve cinayetler işlenmektedir. Hainlerin vatanımıza musallat olduğu böyle bir dönemde halk ve ilerici, vicdanlı aydın kesimin Ruhani- Hameneyi’nin şeytani rejiminin zulmüne ve müdahalelerine karşı seslerini çıkarması ve molla rejiminin Afganistan’daki casuslarına alanı daraltmaları bir görevdir.
İran sınır güçleri 50 Afgan işçisini Irmağa Attılar. 2 Mayıs 2020
Hiçbir zaman hükümetteki hain kuklaların Afgan halkının çıkarını gözeterek İran, Pakistan, Suudi Arabistan, ABD, İngiltere veya da herhangi diğer yabancı ülkelerin kan emici rejimlerine karşı azıcık bile olsa sesini çıkartmayacağını çok iyi biliyoruz. Abdullah Abdullah o gösterişli ve binlerce dolarlık takım elbiseleriyle kan akıtıcı İran rejiminin törenlerine katılarak Humeyni ve Hameneyi fotoğrafının altında konuşma yaptığını ve de Kasım Süleymani’nin ölümü sebebiyle işbu rejimin casus evine giderek binlerce İranlı, Iraklı, Suriyeli ve Afgan vatandaşlarının katili olan Süleymani’nin fotoğrafı önünde başsağlığı imzası attığını biliyoruz. Ata Mohammad Nur Mezar-ı Şerif şehrinde bir caddeye İranlı casusların adını koyduruyor. Mohammad Muhaqeq, Molla rejiminin pis veledi Fatemiyun Ordusu’nu (Laşkar-e Fatemiyun) savunuyor, Khalili Molla rejiminin fedayilerinden bir diğeri, Süleymani’nin yası için gizlice İran’a gidiyor. Karzai, Dawoudzai ve Spanta’nın İran rejiminden para aldığı hatta Batı medyasına bile sızıyor. Latif Pedram, İsmail Yun ve Kamran Mirhazar bölücülük ve gericiliğin önde gelenleri Süleymani’nin ölümü için gözyaşı döküyor. İran rejimi tarafından da desteklenen ISI’ın Afganistan’daki kavgacı köpeği Taliban Süleymani’nin ölümüne yas tutuyor. Said İsa Huseyni Mazari, İran’ın en utanmaz ajanlarından biri Hümeyni ve Hameneyi gibi cillatların resimlerini Kabil şehrine asıyor. Rahnavard Zaryab, Kazım Kazımi, Abu Talib Muzaffari, Huseyin Fakhri, Zia Rafat, Asadullah Habib, Partaw Naderi ve Ziya Qasemi gibi kalemini satanlar Molla rejimini övmekten başka şey yapmıyor ve “Kültürel Ortaklıklar” adı altında mollaları desteklemeye devam ederek Faşist Hameneyi rejiminin binlerce özgürlükçü genci katledişine seyirci kalarak sesini çıkarmıyor. Yakub Yasna adlı bir diğer palyaço molla rejiminin propagandasını yaparken Ruhani ile bir video konferansta bu kanlı rejimi öve öve bitiremiyor. Oysa insanlık adına tüyler ürperten suçlar işleyen bu vahşi rejimin gerçek mahiyetini açıklamaya zerre kadar cesaret edemiyor.
“Afganistan Dayanışma Partisi”, yıllarca emperyalist ve sömürgeci devletler tarafından ateş içinde kavrulan ve bir lokma ekmek bulma umuduyla canlarını hiçe sayarak mülteci sıfatında İran gibi ülkelere giden Afgan halkı adına, İran rejiminin kanlı hükümdarlarına karşı sesini çıkaran, bizimle aynı acıyı paylaşan gerici karşıtı aydın, ilerici ve özgürlükçü İran halkına minnettarlığını bildirmektedir. Emperyalizm ve onun gerici kuklalarına esir olan her iki ülkenin emektarları el ele verek bu zulme ve istibdada karşı birlikte savaşmalıdır. Umudumuz şudur ki İran’ın asil evlatları kokuşmuş ve baştan tırnağa kadar milletinin kanıyla boyanmış rejimi tez zamanda yıkarak koronavirüsten bile daha tehlikeli olan elleri kanlı rejimin daha fazla nefes almasına izin vermesin.
Yaşasın gerici karşıtı ve özgürlükçü İran ve Afgan halklarının direnişi!
Afganistan Dayanışma Partisi
9.05.2020
İran sınır güçleri 50 Afgan işçisini ırmağa attılar. 2 Mayıs 2020
18 Yaşındaki İdris evlilik masraflarını temin etmek için İran’a gitmişti.
Kocası İran sınır güçleri tarafından ırmağa atılan kadın.
14 yaşındaki iki çocuk. Bu çocuklar ailelerine haber vermeden İran yolunu tutmuşlardı.
16 Yaşındaki Celil Ahmed ve 22 yaşındaki İdi Mohammed.